Bir ekoloji modasıdır gidiyor, öğrenci yarışmaları, buluşmalar, paneller düzenleniyor sürekli.
İnsan bir süre sonra e noluyor diye soruyor?
Mesala, bir çok ekolojik ev projesi var, haklarında yazılmış onca kitaplar, onca yapım biçimleri teknolojiler vs. Peki bu tip projelerde mimarın etkisi ne derecede olmaktadır.
Mimar, tasarımcı kimliğini ya da şöyle diyelim gelecek vizyonu kurma durumunu ne üzerinden oluşturur bu tip projelerde?
Bir tane ekolojik evi çözmek onu tek başına yaşatabilmek neye yarar? Mucit-mimar mı olunur bu noktada?
Bu ev ister Erciyes'de ister Çukurova'da olsun, kentsel bir öneri getiremedikten sonra, bu teknolojik yarış kimin işine yarar ki.
Ekoloji bir bilinç meselesidir, bu bilinç oluşturulamadıktan sonra, tekil çalışmalar anca "ne güzel de evler yapıyoruz kendimize dergilerde yayınlanır artık teker teker" dedirtir. Bir çözüm getirir mi zannetmiyorum.
İşte ekolojiyi burdan düşününce, dünyanın en çok polimer üreten şirketlerinin kendilerini aklama çalışmalarına dönüyor. Bu konularda açılan yarışmalarda göstermelik ekolojik masturbasyonlardan öteye gidemiyor çoğu zaman.
Yeni bir meşrulaşma durumu ekolojik olmak, ekoloji krizi kendini gösterdiği yerlerde, bir vicdan meselesiyle çakışıyor ve piyasa tabi ki bu vicdanı en dibine kadar kullanıyor.
Belki bu mimarlar şöyle düşünüyorlar, benim ekolojik evim herkesi etkileyecek ve herkes gidip ben de şundan yaptırayım diyecek, ve bu eko-mimar daha fazla para kazanacak.
Mimarın toplumdaki yeri belki dünyayı kadar kurtarmak değil ama, toplum ve mimar ilişkisindeki sorunları, mimarı yere indirmekten geçiyor belki.
Mimarı ortadan kaldırabilecek projelerle vs.
ps.
1-Toparlayamadım yine tam bir dahakine artık.
2-Yeşil yapınca ekolojik oluyor bir de, belki herkes yeşil tişört giymeli.